Bankamatikler 5 TL vermiyordu.
Son zamanlarda 10 TL ve 20 TL de vermiyor.
Yaşlı bir vatandaş bankamatik başında uğraşıyor.
Hesabında kalan 45 liranın 40 lirasını almak istiyor.
Ekranda uyarı yazısı belirliyor:
“50 TL ve üzeri talep ediniz.”
Ağrıyan saçlarından emekli olduğu belli olan vatandaş şaşkın.
Bir daha deniyor, olmuyor.
“Bu makine neden 40 lira vermiyor?” diyor.
Sırada bekleyen genç birisi cevap veriyor:
“Amca içine koymamışlar ki, sana versin!”
Cevap çok güzel ve anlamlı.
Nereye çekersen çek!
Bankalar artık 10 TL ile, 20 TL ile uğraşmıyor.
Onları bankamatiklere koymuyor.
Bankamatiklerini içine koymadıkları için vatandaş da alamıyor.
Milyonlarca vatandaşın bankamatikten çekemediği paraları da bankalar bir güzel kullanıyor.
Yakında 50 TL de bankamatiklerin içine konulmazsa şaşmamak lazım.
Daha düne kadar bankalar madeni paraları bir veriyordu.
Şıkır şıkır sesler duyuluyordu, madeni paralar aktıkça.
Şimdi bırakın madeni paraların şıkır şıkır diye duyulan seslerini, 5’lik, 10’luk ve 20’lik kağıtlara bile hasret kaldık!
Para dediğin nedir ki?
Para el kiridir!
Para elde kalmaz; kullanılır, harcanır.
Atasözünün anlamı da şöyledir:
“İnsanın elindeki kir nasıl yıkandığında gidiyorsa, para da o şekilde insanın elinde kalmıyor.
İnsanlar ömürlerini paraya bağlamamalıdır.
Çünkü elde kalan para bir işe yaramaz.
Para harcanırsa iş görür ve rahat yaşamak için araçtır.”
Bu sözü bazı yurttaşlar keyif çattıkları restoranlarda hesap geldiği zaman sıkça kullanır:
“Hesabı öde de elinin kiri gitsin!”
Para konusunu 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler için siyasi partilerden aday adayı olanlara yönlendirecek olursak;
Aday adayları eski seçimlerde olduğu gibi harcama yapmıyor.
Çünkü Ramazan ayındayız.
Ön seçim de olmadığı için delegeleri ağırlamıyorlar!
Kolay değil delege ağalarını ve delegeleri bakmak!
Önceki yıllarda yapılan seçimlerde bunu bir aday adayı şu sözlerle dile getirmişti:
“Karadeniz’de ne balık, Tekel’de ne içki kaldı.”
Bu seçimde çok rahatlar.
Pamuk eller cebe gidiyor gitmesine de önceki seçimler gibi gitmiyor.
Ağırlamalar iftar yemeklerinden öte gitmiyor.